Daha iyi hizmet vermek için bu websitesinde çerezler kullanıyoruz.

İçeriği ve reklamları kişiselleştirmek, sosyal medya özellikleri sunmak ve trafiği analiz etmek için çerezler kullanıyoruz. Sitemizi kullanımınızla ilgili bilgileri ayrıca sosyal medya, reklamcılık ve analiz iş ortaklarımızla paylaşabiliriz. İş ortaklarımız, bu bilgileri kendilerine sağladığınız veya hizmetlerini kullanırken topladıkları diğer bilgilerle birleştirebilir.

Çerez nedir?

Çerezler, web-sitelerinin, kullanıcıların deneyimlerini daha verimli hale getirmek amacıyla kullandığı küçük metin dosyalarıdır. Yasalara göre, bu sitenin işletilmesi için kesinlikle gerekli olan çerezleri cihazınıza yerleştirebiliyoruz. Diğer çerez türleri için sizden izin almamız gerekiyor. Bu site farklı çerez türleri kullanmaktadır. Bazı çerezler, sayfalarımızda yer alan üçüncü şahıs hizmetleri tarafından yerleştirilir. İzniniz şu alanlar için geçerlidir: web.tv

Gözyaşlarıyla “Oğlumu tarla gibi yapmış” dedi, tanıklar konuştu

0 izlenme
Kategori
Eklenme Tarihi
DilTürkçe
Açıklama
Antalya'da eski kız arkadaşının evinin önünde çıkan tartışmada bıçaklanarak öldürülen 26 yaşındaki Seyit Muhammet Talay'ın ölümüne ilişkin biri tutuklu 4 sanığın yargılandığı davada tanıklar dinlendi. Tutuklu sanık Ömer S., suçlamaları reddederken, mahkeme heyeti tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Olay, 25 Aralık 2024'te Aksu ilçesi Pınarlı Mahallesi Cumhuriyet Caddesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Seyit Muhammet Talay (26), bir süre önce ayrıldığı kız arkadaşı A.S.'nin (23) evinin yakınında aracında beklemeye başladı. Durumu fark eden A.S.'nin babası Ö.S. ve yakınları, Talay'ın yanına gelerek tartışmaya başladı. Kısa sürede kavgaya dönüşen olayda Talay, karnından bıçaklandı. Ağır yaralanan genç, kaldırıldığı Kepez Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybetti.
Olay sonrası baba Ömer S., kızları A.S. ve D.S. gözaltına alındı. Şüphelilerden Ömer S. tutuklanırken, diğerleri serbest bırakıldı. Cep telefonu kamerasına yansıyan görüntülerde, sanıkların Talay'ı "evin önünden geçmemesi" yönünde uyardıkları, tartışmanın namus meselesine dönüşeceği yönünde uyarılarını sürdürdüğü görüldü.

Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Ömer S. ve kızları A.S., D.S. hakkında "kasten öldürme" suçlamasıyla iddianame düzenlendi. İddianamede sanıkların birlikte hareket ettikleri, maktul yaralı haldeyken de saldırıya devam ettikleri belirtildi. Beşinci celsede sanıklar, katılan taraf ve tanıklar dinlendi.

"Daha önce de dövdüler, tehdit ettiler"
Tanık S. E., olaydan önce de sanıkların maktule saldırdığını ileri sürerek şunları söyledi: "4 Kasım 2024'te Ömer S. ve ailesi Seyit'in yolunu kesip darp etti. O sırada kardeşim Serdar E. aradı, ‘Abi yetiş, Seyit'i dövüyorlar' dedi. Polikliniğe gitmiştim, hemen olay yerine geçtim. Gittiğimde Ömer S., Seyit'in üstündeydi, boğazını sıkıyor, vuruyordu. O esnada S.S. araçtan kırmızı saplı bir bıçak çıkardı. Biz ‘Polisi aradık' deyince bıçağı sakladılar. Olaydan sonra herkes ifade verdi ama sonra aralarında şikayetlerini geri çektiler. Belli bir zaman geçtikten sonra Ömer S. beni arayıp serasına çağırdı, daha sonra eşi arayıp ‘çabuk gelin, kız ilaç içti' dedi. Gittiklerinde A.S. bakır sülfat içmişti, arabamla Aksu Semt Polikliniği'ne götürdüm, oradan Kepez Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. İki üç gün sonra taburcu oldu. Ardından A.S., Seyit'e ‘Ben ilaç içtim, sen içemezsin' diyerek onu da içmeye teşvik etti. Onun da midesi yıkandı. Olaydan iki üç gün önce Ömer S. bana, ‘Seraları devredeceğim, gel konuşalım' dedi, o esnada bütün bu planları kurmuşlar. Olaydan 1-2 gün önce de Ömer S.'ye ‘Senin yaşın büyük, gördüğün yerde görmemezlikten gel, çocuğa çatma bu iş büyümesin' dedim. Seyit'i öldürdükleri gün Dokuma'ya misafirliğe gitmiştim, kardeşim Serdar'ı Muhammet aradı, ‘Serdar yetiş, önümü kestiler' dedi.20.51'de aradı, olay yerine vardığımızda 21.20 idi. Olay yerine geldiğimizde çocuk bıçaklanmıştı, olay yerinde ambulansa binip götürdük."

"Arabadan bıçak çıkardılar" iddiası
Tanık S. E., ilk kavganın da planlı olduğunu öne sürerek, "İlk olayda S.T., Muhammet'i iki defa arayıp evinin önüne çağırdı. Biz gitme dedik ama ‘konuşacağız' diye gitti. Ömer S. da oradaymış. S.T. ve Seyit konuşurken Ömer S. içerden gelmiş, kovalamaca başlamış, 200 metre ileride yakalayıp dövdüler. Bağırtıları duyunca gittim. Seyit'in üstündelerdi, Ömer S. boğazını sıkıyordu. Biri arabadan kırmızı saplı bir bıçak çıkardı ama ‘polis geliyor' deyince tekrar arabaya koydu. Olaydan sonra Seyit'i eve götürdük. Annesi darp izlerini görünce şikayetçi oldu ama sanıklar ‘kelle koltukta kalmaz' diyerek şikayeti geri çektirdiler. Kavgadan bir hafta sonra A.S. bakır sülfat içti, babasına haber vermeyin dediler. Ardından Seyit'e ‘ben içtim, sen de iç' diyerek onu da zehir içmeye zorladı. Olay günü Seyit beni aradığında sadece bağırış sesleri duydum. Gittiğimizde bıçaklanmıştı" şeklinde konuştu.

Tanıklar dinlendi
Tanık Ş.D. ise, "4 Kasım'da S.T.'lerin sokağında rahmetliyi dövdüklerini gördüm. 3 kız, anne, baba ve S.T. birlikte dövüyordu" diyerek başladığı ifadesinde, başka tanıkların sözlerine de yer verdi: "Olaydan sonra F.D.'nin evine başsağlığına gittik, F.D., olay günü aşağı indik dedi. F.D. bana inanmıyorsanız arkadaşımdan dinleyin diyerek, T. Adlı bir arkadaşını aradı. Telefonun hoparlörünü açıp konuşmaları dinletti. Telefonun karşısındaki T., F.D.'ye "Her şeyi gördün, 6 kişi katletti" dedin ya dedi. Bunları karşıdaki anlatırken duyduk. F.D., bize; "S.T. benim konuşmamı istemiyor. Olay günü oradaydım, ayırdım, ambulans çağıramadım arkadaşım aradı, olay yerinde 6 kişi vardı' dedi."

"Olay spontane gelişti"
Tutuklu sanık Ömer S., suçlamaları reddederek, "Tanıklar doğru söylemiyor. Pusu kurduğumuz iddiası doğru değil. Olay spontane gelişti. Daha önceki kavgada S.T. ile Muhammet sözlü tartışıyordu, biz ayırmaya çalıştık. Evime aracımla dönerken Muhammet önüme geçti. Birbirimizi itekledik, bizi ayırdılar. Bu olayın asıl görgü tanığı benim, olay günü bunlar aralarında birbirleriyle kavga ettiler. Asıl husumet Talay ailesinin kendi arasında oldu" savunmasını yaptı.
Tutuksuz sanık A.S. ise, telefonunu vermediğinden inceleme yapılamaması üzerine; "Telefonum bozulmuştu, yeni bir telefon almadım. Bu nedenle inceleme yapılamadı. Tanık beyanları tamamen yalan" dedi.

"Çocuğumu 6 kişi öldürdü"
Maktulün annesi Sevim Talay ise "Benim çocuğumu 6 kişi öldürdü. Güçlü bir çocuktu, bir kişiyle olmaz. Önce beynine vuruldu, sonra arabadan indirildi. Kontağı bile kapatılmamış. Vahşice katledildi. 10 aydır adalet bekliyorum, bu olay tasarlanmış" dedi.

"Kamera kayıtları eksik toplandı"
Katılan tarafın avukatları, tüm sanıkların tutuklanmasını talep ederek, "Kamera kayıtları eksik toplandı, mobese görüntüleri araştırılmalı. Bu olay planlı, spontane değil. Sanıklar olay yerinden birkaç kez geçmiş. WhatsApp kayıtlarında A.S.'nin maktule ‘Evinin önünden geçerken dikkat et' dediği görülüyor. Bu da önceden planlandığını gösteriyor" ifadelerini kullandı. Sanık avukatları ise tanıkların beyanlarının duyuma dayalı olduğunu savunarak, "Olayda tek bir bıçak var, o da maktulün babasının evinde. Biz maddi gerçeğe ulaşmak istiyoruz" dedi.

Duruşma 18 Aralık'a ertelendi
Mahkeme heyeti, maktule ait telefon ve HTS kayıtlarının getirtilmesine, tanık Serdar E.'ye ait telefonun olay gününe ilişkin kayıtlarının incelenmesine, tutuksuz sanık A.S. tarafından polis merkezine sunulan CD'nin aslının araştırılmasına ve olay yerini gören tüm mobese kameralarının toplanmasına karar vererek duruşmayı 18 Aralık 2025 tarihine erteledi. Dava sonunda mahkeme salonundan çıkan sanık yakınlarının mesleğini yapmaya çalışan basın mensuplarına sözlü saldırısı ise dikkat çekti. Sanık yakını, "Kaç para aldıysanız biz daha fazlasını verelim, bizi de yazın" ifadelerini kullanarak, duruşma salonunun kapısındaki gazetecilere yakışıksız ifadelerde bulundu.